13 Eylül 2015 Pazar

Hyundai Tucson Basın Lansmanı


Hyundai'nin değişim rüzgarları giderek daha da şiddetleniyor. Avrupa pazarında ix35 ismiyle tanıdığımız C segmenti SUV modelini yenileyen üretici farklı bir otomobille birlikte aracın eski ismine de geri döndü. Özellikle i10 ve i20'de yaşanan değişimin ardından üçüncü nesil örneklerinin daha Avrupai bir hal alacağı belirgin olan Tucson'un beni şaşırtmaması çok güzel oldu.

İlk nesil örnekleri 2004 yılında yollara çıkan Tucson ufak tefek değişikliklerle 2009 yılının sonlarına kadar üretildi. 2010 model yılından itibaren bizlerle olan ikinci nesil araçlar Avrupa'ya ix35 ismiyle gelirken bu otomobilin de ömrü 2015 yılına kadar oldu. 2015 yılının Şubat ayında tanıtılan üçüncü nesil Tucson, 9-10 Eylül tarihlerinde Bodrum'da yapılan lansmanla Türkiye basınına tanıtıldı. Lansman sırasında aracın en çok müşteri çeken seçeneğini test etme şansım oldu.


Dış Mekan


Avrupa'da isminin değiştirilmesi çok yerinde bir hareket olan Tucson bir önceki modelden çok farklı bir görünüşe sahip. Daha köşeli ve güçlü görünüm daha ilk bakışta değişimi işaret ediyor. Tek parça altıgen ön panjur, inceltilen farlar, tampona sis farlarıyla birlikte eklenen ince LED aydınlatmalar ve metalik renkli alt koruma dikkatlerden kaçmazken yan bölümde 19 inç çaplı jantlar, şişkin çamurluklar, bu çamurlukları hem üst hem de alttan birbirine bağlayan detaylar tasarıma dinamizm getirmiş.

Ön tamponun altından başlayan, çamurluklar ve kapıların altını kaplayıp arka tamponun altında son bulan siyah plastik bölüm gövdeyi çizilmelere karşı korurken arka tamponun altında da metalik renkli büyük bir koruma mevcut. Arkadan da güçlü görünen araçta köpekbalığı yüzgeci şeklinde tasarlanmış anten, yanlara doğru uzayan spoiler, ince uzun LED stoplar ve tamponun üst köşelerine yerleştirilen sis farları dikkat çekerken çift egzoz çıkışının köşeli tasarımı Tucson'un genel görünümüne uyumlu.

4.475 mm boya, 1.850 mm genişliğe ve 1.660 mm yüksekliğe sahip olan Tucson, yerini aldığı ix35'ten daha uzun ve daha geniş olsa da daha alçak bir yapıya sahip. Ayrıca aks mesafesi de 2.670 mm ile 30 mm daha uzun.


İç Mekan


Tucson'un gelişimi iç mekanda da kendisini göstermiş. Dört kapısında da ortalama boyutlarda cepler sunan otomobil bu bölümlerde küçük pet şişeler için tutacaklara da sahip. Mat metal görünümlü kapı kolları ve cam açma düğmeleri her kapıda yer alırken sürücü bölümünde dört cam, yan ayna ve merkezi kilit kumandaları da bulunuyor.

Ön panelde yer alan bütün havalandırma çıkışları dik yerleştirilen aracın üç kollu ve çok fonksiyonlu direksiyon simidinin solunda gösterge paneli aydınlatma, kör nokta uyarısı, şeritte kalma asistanı ve ESP düğmeleri görülebiliyor. Güncel Hyundai modellerinde kullanılan sade gösterge tablosuna sahip olan Tucson'da motor suyu sıcaklığı ve yakıt miktarı, diğer iki gösterge içerisine analog şekilde yerleştirilmiş. Ortada yer alan bilgi ekranıysa renkli.

Direksiyon simidinin sağında motor çalıştırma düğmesi bulunurken orta konsolda dokunmatik ekran, bu ekranın kısayol tuşları, çift bölgeli tam otomatik havalandırma sisteminin kumandaları, çakmak, 12 Volt soket, Aux ve USB girişleriyle kapaksız eşya gözü altalta yerleştirilmiş.

Şık vites topuzunun etrafında bir çift bardaklık, bir kapaksız göz ve içerisinde elektronik park freni, sürüş modu, auto hold fonksiyonu, park pilotu, yokuş iniş asistanı, sürekli dört tekerlekten çekiş modu ve otomatik park yardımcısının kumanda elemanları dizilmiş. Ön kol dayanağının altında hem büyük bir göz hem de ileri geri kaydırılabilir çekmece bulunuyor. Ön yolcunun sol bacağının yanına eklenen kağıt gözü de iç dikiz aynası üzerinde yer alan gözlük kabı gibi kullanışlı bir detay.

Arka koltuklar için havalandırma ızgaraları sunan Tucson'da bu bölüme özel koltuk ısıtmalarının kumanda düğmeleri kapılara yerleştirilmiş. İç mekanda LED aydınlatmalar kullanan Hyundai açılabilir panoramik cam tavanıyla da genişlik hissini bir adım ileriye taşımış.

Zemininin yan bölümlerinde kapaklı gözler yer alan bagajı 488 litre hacim sunan Tucson'un arka koltuk sırtlıkları dikleştirilerek bu hacim 513 litreye ulaşabiliyor. Sırtlıklar katlandığındaysa 1.503 litre hacim kullanıma sunuluyor. Bu bölümde de bir 12 Volt soket sunulması olumlu.


Konfor


SUV satın alan müşterilerin belli bir konfor seviyesi arzuladıkları malum. C segmenti boyutlarında da değişmeyen bu gerçeğin farkında olan Hyundai aracın kullanımını kolaylaştıracak birçok donanımı Tucson'a eklemiş. Geniş oturma yüzeyli koltukları sayesinde ortalama sertlikteki süspansiyon sistemi ve 245/45-19 ölçülerindeki lastiklerinin ememediği darbeleri yolcularına aktarmayan otomobil izolasyon konusunda da ix35'in önünde.

Yol sesini izole etme konusunda başarılı iş çıkaran Hyundai motor sesi sönümlemesinde bence olması gerekenden daha başarılı. Öyle ki, dinamik sürüşlerde vites küçültürken motorun neler yaptığı sadece devir saatinden görülebiliyor. Rüzgar sesi konusundaysa diğer ikilide yakalanan başarı tekrarlanmamış.

İç mekan genişliği ve özellikle arka koltuklarda sunulan diz ve baş mesafesi konusunda sınıf standartlarının biraz üzerinde yer alan Tucson'un arka koltuklarında sırtlık diklik ayarı olmasıysa bir artı.

Çok zengin konfor donanımına sahip olan test aracında elektrikli cam ve yan aynalar, elektrokrom iç ayna, yol bilgisayarı, navigasyon sistemi, çok fonksiyonlu direksiyon simidi, deri döşeme, elektrikli sürücü koltuğu, ısıtma sistemine sahip ön ve arka koltuklar, açılabilir panoramik cam tavan, ısıtmalı direksiyon simidi, yağmur ve far sensörleri, hız sabitmele ve sınırlandırma sistemleri, tam otomatik çift bölgeli havalandırma sistemi, arka koltuk havalandırma çıkışları, yokuş iniş ve kalkış yardımcıları, sertlik ayarlı direksiyon sistemi, Bluetooth bağlantılı ses sistemi, bi-LED farlar, anahtarsız giriş ve çalıştırma sistemi, ön ve arka park sensörleriyle geri görüş kamerası bulunuyordu.

Otomobilin donanımında yer alan 7 ileri vitesli, çift kavramalı, yarı otomatik şanzımansa araca, daha önce test ettiğim i30 CW modelinde olduğundan daha iyi uyum sağlamış. Gaz pedalına verdiği gecikmeli cevap hala bizimle olsa da geçişlerin sarsıntısızlığı, bu tip şanzıman geliştiren firmalara örnek olacak cinsten.


Sürüş


Dış görünümü bu kadar dinamik olan bir araçtan sportiflik beklemek de yanlış olmaz. Bu noktada devreye giren sportif sertlik ayarlı süspansiyon sistemi ve ince yanaklara sahip lastikler yüksek süratlerde aracın stabilitesini korurken düşük süratlerde yardıma dört tekerlekten çekiş sistemi de yetişiyor. Özellikle kaygan zeminde dört tekerlekten çekiş sisteminin yararı ortaya çıkarken spor sürüş modunda bu tip yollarda sürüş yapmak keyif haline geliyor.

Direksiyon sistemi yumuşak olan aracın sport modunda yaşanan sertleşme aslında her durumda kullanmak için ideal fakat bu modda şanzımanın daha geç vites değiştirmesi yakıt tüketimini artıracaktır. Yere sabitlenen gaz pedalıyla dozlama daha kolay ayarlanabilirken fren sistemi de, aracın 1.700 kg civarında gezinen boş ağırlığıyla başa çıkmakta zorlanmıyor.

Dinamik sürüş sırasında direksiyon arkasında vites değiştirme kulakçıkları aransa da bu işin vites kolundan da yapılabiliyor olması olumlu. Otomatik kullanımdayken gaz pedalı tepkilerine geç cevap veren şanzıman manuel kullanımda bu durumun önüne geçerek daha sportif bir hale bürünüyor.

Kaputu altında turbo beslmeye sahip, 1.6 litre hacimli, 177 beygir güç, 265 Nm tork üretebilen benzinli bir motor bulunan Tucson, Hyundai tarafından geliştirilen 7 ileri vitesli, çift kavramalı, yarı otomatik şanzımanla donatılmış. Bu kombinasyonla 0'dan 100 km/s sürate 9.1 saniyede ulaşabilen otomobilin maksimum sürati de 201 km/s olarak açıklanıyor.

Yüksek boş ağırlık, dört tekerlekten çekiş sistemi ve otomatik şanzıman gibi özelliklerin birleşimiyse intikamı yakıt istasyonunda alıyor. Sabit süratli otoyol sürüşlerinde 7 litre/100 km seviyesine indirilebilen tüketim test boyunca 10.9 litre/100 km seviyesindeydi.


Fiyat/Donanım


Yeni Tucson Türkiye'ye üç farklı motor ve yine üç şanzıman seçeneğiyle ithal ediliyor. Giriş modelinde 1.6 litre hacimli benzinli motorun atmosferik emişli versiyonu görev yaparken bu ünite 6 ileri vitesli manuel şanzıman ve önden çekiş sistemiyle eşleştirilmiş. 79.900 TL'den başlayan fiyata sahip olan bu seçeneğe 5.100 TL karşılığında 6 ileri vitesli tam otomatik şanzıman eklenebiliyor.

Turbo beslemeye sahip benzinli motor, önden çekiş sistemi ve manuel şanzımanla donatılan versiyona 86.500 TL fiyat biçilirken sadece DCT şanzımanla birlikte sunulan dört tekerlekten çekiş sistemi için 9.000 TL ek ücret alınıyor.

Teste konuk olan Elite Plus paketiyle fiyatı 113.900 TL olan Tucson'un Executive donanımı sadece 2 litre hacimli turbo Diesel motor, tam otomatik şanzıman ve dört tekerlekten çekiş sistemiyle birlikte, 169.900 TL karşılığında alınabiliyor.

Tek opsiyonel donanımı 800 TL karşılığında sunulan metalik boya olan Tucson'un zengin standart donanımında elektrikli cam ve yan aynalar, elektrokrom iç ayna, yol bilgisayarı, navigasyon sistemi, çok fonksiyonlu direksiyon simidi, deri döşeme, elektrikli sürücü koltuğu, ısıtma sistemine sahip ön ve arka koltuklar, açılabilir panoramik cam tavan, ısıtmalı direksiyon simidi, yokuş iniş ve kalkış yardımcıları,  yağmur ve far sensörleri, hız sabitmele ve sınırlandırma sistemleri, tam otomatik çift bölgeli havalandırma sistemi, arka koltuk havalandırma çıkışları, sertlik ayarlı direksiyon sistemi, Bluetooth bağlantılı ses sistemi, şeritte kalma yardımcısı, kör nokta uyarısı, çift egzoz çıkışı, ön yan ve perde hava yastıkları, bi-LED farlar, anahtarsız giriş ve çalıştırma sistemi, ön ve arka park sensörleriyle geri görüş kamerası bulunuyor.


Sonuç


Tucson hakkında söylenecek çok şey var. Avrupa'da gittiği isim değişikliğiyle doğru bir karar vermiş gibi görünen Hyundai'nin bu aracıyla ix35 arasında büyük fark var. Geniş iç mekanı daha kullanışlı hale gelen aracın izolasyon seviyesinden donanımına, kalitesinden sürüş karakteristiğine kadar hemen her noktasında gelişme yaşanmış.

Özellikle en üst donanım paketiyle hemen herkesin ihtiyaçlarına karşılık verebilecek donanım sunan araçta kullanılan turbo beslemeli benzinli motor yakıt tüketiminde olmasa da performans konusunda yüzleri güldürüyor. 7 ileri vitesli DCT'nin motorla uyumu harikayken dört tekerlekten çekiş sistemi de tempolu dar yol sürüşlerinde kendisini bariz şekilde gösteriyor. Bütün bunların birleşimi segmentin önde gelen araçlarından birisini yaratırken Türkiye'nin garip vergi sisteminde birinci sıraya oturması için önündeki tek engel 1.6 litre hacimli turbo Diesel motorun eksikliği.


Fotoğraflar


Test sırasında çektiğim fotoğraflara buradan ulaşabilirsiniz

35 yorum:

  1. Bu şimdi inceleme mi oluyor yoksa reklam mı. Biz burada yazılanları zaten defalarca okuduk. Eski tanıtım makalelerinden bir derleme.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı insan yazınca yapı benzer oluyor haliyle. Reklamla ne alakası var bu kadar yazının onu çözemedim yalnız.

      Sil
  2. aracın hakkı 2.0 motor bence ve fiyatı çok pahalı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Türkiye'ye hoşgeldiniz demek istiyorum :)

      Sil
    2. tgdi modeline sahip biri olarak 2.0 olsa hiçbir araç tutamaz bunu . önce test edin derim. 1.6 çok yeterli 177 hp güce sahip

      Sil
  3. Hyundai marka bir araca 170.000 (yüz yetmiş bin, evet) lira istenen bir dünyada hayata tutunmak çok zor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorun dünya değil Türkiye'de. Avrupa'da bile yarı fiyatına satılıyor aynı araç.

      Sil
    2. o zaman gi eraya bin oda hyundai

      Sil
    3. Hyundai, ford mazda gibi markalar opel, toyota ve volsvagenin önüne geçmiş durumda.

      Sil
  4. niye hyundai de çift kavramaya geçti ? şimdi bunu çift kavramalı alanlarda aynı dsg , edc vs gibi türevlerinde ki gibi arızalar baş gösterince forumlarda ağlaşırlar yetmez servis kapılarında kavga çıkarırlar oda yetmez mahkemelik olurlar bakalım zaman bize ne göstericek ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Modaya ayak uydurmak istediler heralde ama biraz geç kaldılar bence. Diğer markalar tam otomatiğe geri dönmeye başladı. Hyundai de 5-6 seneye döner heralde.

      Sil
  5. Motorun gücünü yazmayı unutmuşsunuz sanırım :)

    YanıtlaSil
  6. sizce tucson in piyasada en buyuk rakipleri kimler olucak ? bir de bir soru daha boyut olarak sanki qasqhai kadjar yeti mokka gibi araclardan daha genis ve daha yuksek gibi geldi bana aracta sanki bir cx5 crv veya tourag buyuklugu var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında bu segmentte en büyük rakip Qashqai fakat Türkiye'de 1.6 Diesel otomatik gibi bir kombinasyonu bulunduğundan, bu kombinasyonu sunmayanlardan çok daha iyi durumda oluyor satış olarak.

      Bu düşünüldüğünde en büyük rakip Ford Kuga. Otomatik şanzıman ve dört tekerlekten çekiş sistemi birlikteliğinden motor seçeneklerine kadar birebir uyuyor araçlar.

      Boyut olarak daha çok CX-5 ve Kuga ile rekabet edecek. CR-V biraz daha büyük.

      Sil
    2. Peki Kuga mı Tucson mu mu? Siz olsanız hangisini alırsınız ve neden?

      Sil
    3. Onu iki haftaya yanıtlayacağım. Kuga geliyor teste.

      Sil
    4. Az farkla Tucson. Tam donanım seçildiğinde fiyat avantajı ve az da olsa düşük tüketim artısı var. Bir de -sübjektif olarak- daha güzel görünüyor.

      Sil
  7. Arac iyi guzel de klasik hyundai hastaligi var yine, agirligi cok fazla degil mi onur bey, artik eskiyen kuga bile bundan az da olsa hafif. Bir de su an piyasadaki en tercih edilesi sanziman peugeot un EAT 6 sanzimani midir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de biraz ağır buldum. Gerçi dört tekerlekten çekiş sistemi çok artırıyor ağırlığı ama olsun, biraz daha hafiflemeli bence de.

      Şu anda benim en başarılı bulduğum şanzıman ZF'in 8 ileri vitesli ünitesi. BMW kullanıyor daha çok.

      Sil
  8. Tuşlar tuşlar her tarafta tuşlar star trek mübarek

    YanıtlaSil
  9. onur bey bu aracın sürüşü nasıldır virajlarda falan hızlı girince kayıyor mu

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Viraja hızlı girince her araç kayıyor. Önden kayma var tahmin edileceği gibi Tucson'da da ama dört tekerlekten çekiş sistemi devreye girdiğinde toparlaması eğlenceli oluyor. Fren yerine gazla toparlayabiliyor.

      Sil
  10. Onur abi test yazılarını çok uzun süredir takip ediyorum, yorumda yaptığım oluyor testlere olsun haberlere olsun emeğine sağlık fakat senden çıkan en yüzeysel test yazılarından birine sahip olmuş bu araç ya :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de aşırı detay mı verdim diye düşündüm hep yazarken. Neyin cevabı yok yazıda?

      Sil
    2. Detaylar güzel, aracın donanımları falan hakkında bayaa fikir sahibi olunuyor fakat biraz testten ziyade tanıtım yazısı tadında olmuş. Lansman olmasından dolayı belki bu şekilde bir yol izlemiş olabilirsiniz bilemedim şimdi. Donanımlar, kağıt üstünde ki veriler konusunda falan gayet bilgi sahibi olduk ama normal testlerinizde okuduğumuzda bizde arabayı kullanmış kadar oluyorduk nerdeyse, nasıl bir sürüşü olduğu konusunda falan daha fazla fikir sahibi oluyorduk. Bunda o tadı alamadım sadece.

      Sil
    3. Onun da nedeni standart test parkurunda sürememiş olmam. Sonuçta belli bir yere kadar zorlanabiliyor Bodrum'un sağı solu belli olmayan yollarında :)

      Sil
  11. Onur Bey ben de sıkı takipçilerinizdenim. Arabayı çok beğendim ama herkes de olduğu üzere yakıt çok düşündürüyor. Ben Biga'da oturuyorum trafik daha az haliyle sizin testlerinizden daha aşağılara indirebilir miyiz yakıtı. Diğer düşündüğüm araç ise kadjar kararsız kaldım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Trafik azsa ve gaz pedalı da dikkatli kullanılırsa 7-8 litre/100 km aralığında tutulabilir tüketim. Bunun yanında en önemli konu yakıt tüketimiyse Kadjar, Tucson'un küçük Diesel seçeneği gelene kadar rakipsiz olacak.

      Sil
  12. onur bey teknik açıdan birkaç soru soracağım cevaplarsanız sevinirim sorum şu (sadece bu araç için sormuyorum ) : çift kavramalı bir şanzıman kullanan bir araçta d konumunda iken aracın fren pedalına sonuna kadar basıp kırmızı ışıklarda yada herhangi bir durumda uzun süre beklersek baskı balatanın ısınmasına neden olur mu ? ekranda ( varsa ) şanzıman ısındı aracı boşa alıp soğumasını bekleyin yazısının çıkacağını biliyorum bunu neden sordum çünkü bu araçta bulunan "auto hold " sistemi aktif olduğunda aracı n konumuna getirmediği için yukarıda yazdığım olay meydana gelmez mi ? dolayısıla "auto hold" u kullanmaktansa aracı n konumuna alıp fren pedalına basarak beklemek daha doğru bir kullanım değilmidir ? o zaman "auto hold" biraz gereksiz olmaz mı ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunun gibi güncel çift kavramalı şanzımanlarda araç durduktan kısa süre sonra kavrama sona eriyor. Zaten bu nedenle Auto Hold kullanılmasa da ayak, fren pedalından çekildikten sonra kısa bir duraklama yaşanıp ilerleme başlıyor.

      Sil
  13. Önceden daha eleştirel yazılar yazardınız Onur bey, mesela bu aracın iç mekan kalitesizliği ile ilgili bir şey söylememişsiniz.
    "Eskiye göre gelişme var" demek ile "rakiplerinden kalitesiz" diyebilmek arasında fark var sanırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eleştiri olduğunda yazıyorum. Rakiplerinden kalitesiz değil iç mekanı. Bir Qashqai ve Kuga ile aynı. Hatta açık renk döşeme sunan seçenekler bence daha bile hoş görünüyor ama o sübjektif bir yorum.

      Sil